Kızgın suratlı gergedanları sevmem
Tuzum yaş bu yüzden
Nerde karnı ağrıyan bir bebek görsem
Bende ağlarım
Büzülür uçan halım.
Karanlıklar kolumu tutar
Aydınlık bir rüyaya çarparım özümü.
Bulut mudur kuş mudur havamıdır us mudur
Kenarları dantelli bir mendil midir
Yoksa bir Japon şemsiyesi midir
Denize bel vermiş dalgakıran
Rengin içine sızan gökkuşağı
Avare duygularımın kulaklarından tutan.
Gel kanatlarımı yıka
Özgüvenin artsın dizeleri birbirine dikmen için
Yoksa sade bir vatandaşsın
Kim öle kim kala
Pazara tam koca dört gün var
Doksan altı saat yani.
Haydi gidelim serv-i revanım
Çıkalım plazanın en üst katına
Görüp çuş eyleyelim hem âlemi
Bakışlarım bebek sırtlarında.
Ben hattat değilim
Hem kırmızı.
Kelimeler terzisi diyebilirsin
İğne tutmasını bildiğim için bir nebze
Denizlerin söküğünü diktiğim çok olmuştur
Kanatlarını kuruttuğum martılar adına
Bir beyazım bir beyazım tam beyaz
Tıpkı rüzgarın kıvırışı gibi asude..
Ocak..İstanbul/2011.
_____________________________________________________________
İbrahim ZARİFOĞLU